20- 25 Şubat tarihleri arasında Samsun'da düzenlenecek olan TÜYAP 4.Karadeniz Kitap Fuarı’na Yazar Adnan Öz'de katılıyor. Yeni çıkan “Gerçekler Acıtır” isimli romanını imzalayacak olan Adnan Öz, kadındanalhaberi'ne romanıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Bu Coğrafya Çok Sıkıntılı ve Huzursuz
Bu coğrafyada yaşayan Rum, Ermeni ve Yahudi Gayri Müslim azınlıkların en huzurlu dönemini Osmanlı zamanında yaşadıklarını belirten Adnan Öz, "Ama artık coğrafya çok sıkıntılı ve huzursuz." dedi.Bölgede eskiden Osmanlıda olan bütün şehirleri gezerek ve bu bölgelerdeki insanlar ile görüşüp yaşamlarını ve özlemlerini gözlemleyerek bir roman ortaya çıkardığını belirten Öz, "90 li Yılların başında ahıskalı yaşlı bir ermeni kadının 'Ne güzel günlerdi o günler, müslümanca konuşur müslüman gibi yaşardık' sözü beni çok etkilemişti." dedi. Herkesin kendisinden bir kesit bulacağı "Gerçekler Acıtır" romanını okuyan herkesin canını acıtacağını düşündüğünü ifade eden Yazar Adnan Öz, "Yine Hrant Dink'in 'Su yatağını bulmuş' diye anlattığı ermeni kadının hikayesi de bir okadar etkilemişti beni. Onun için bu coğrafya da yoğunlukla yaşanmış Ermeni- Müslüman ilişkilerini de işleyerek. Ahıska ve Ermeni sürgünlerine farklı bir bakış açısı getirmeye çalıştım. Belkide hiç yazılmamış çok farklı aşk ve özlemleri de bulacağınız bu romanı.20 şubatta TÜYAP kitap fuarında okurlarının beğenisine sunacak"Yazar Adnan Öz, Samsun’da 20- 25 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek olan TÜYAP Karadeniz Kitap Fuarı’nda okuyucuları ile buluşacak. Öz, yeni çıkan romanı “Gerçekler Acıtır”ı imzalayacak.Adnan Öz'ün İmza etkinliği, 2. Salon 102-D’de Mühür Kitaplığı standında 21- 23- 24- 25 tarihleri arasında saat 12.00 ile 14.00’te gerçekleşecek.Yazarlar Derneğinin salonunda da ise 22 şubat saat 14.00-16.00 arasında olacak.
Yazar, Kitabın Arka kapağında Gerçekler Acıtır”ı şöyle özetliyor.
Aşkın sınırını belirleyen nedir? Ya da aşk sınır tanır mı?
İnsanoğlunun tarihiyle özdeş bu soruların cevabı kadim edebiyat geleneği içinde yüzlerce eşsiz eserde irdelenmiştir. Her yazar, aşkın(ın) peşinde viran olduğu yılların izdüşümlerini, yüreğinde taşıdığı acısını sözcüklere döker. Aşkın ve varoluşun peşinden ülkesini terk edip İstanbul’a gelen Azat’ta, yolun viran olmanın rehberliğinde, gerçek aşkı arıyor. Aşkın peşinden binlerce kilometre yol tepen Azat, insanın geleceğini belirleyen coğrafyanın kaderine de boyun eğmek zorunda kalıyor. Bu roman, karşılıksız bırakılmış bir aşkın cinayet olup olmadığını sorguluyor.KAYNAK: Kadındanahaberi