Bir öğretmenim demişti ki hayatta bazen karşımıza kötü insanlar da çıkabilir bu kötülük o insanların fıtratından geliyor.
Öğretmenim böyle diyince kendi kendime sorguladım, madem bir insan fıtrattan kötüyse o zaman hep kötü davranır niye imtihan ediliyoruz ki o zaman?
Sonra anladım ki bu hayatta gerçekten kötü insanlar da iyi insanlar da var iki tip insanın içinde de kötülük mevcut aynı.
Çinlilerin dediği gibi yani bazılarının kötülüğü beyazın içindeki bir nokta, bazılarınınkiyse ufacık beyazı kalmış koca bir karanlık.
İşte o karanlıkların adı SÜVEYDA.
Yani yaptığımız bütün kötülüklerin kalbimizde zuhur ettiği, biriktirildiği kara nokta.
Peki bizim işimiz her ne ise de yapıp ettiklerimizi kötülüğe yönelttiğimiz anda Süveydanın içinin karalarla kaplandığının ne kadar farkındayız?
Kendi hayatımızla ya da bir başkasının hayatıyla ilgili aldığımız kararlar, konuşmalarımız, kalp kırmalarımız, incittiklerimiz hepsi ama hepsinin toplandığı süveyda.
İşte bu kötülüklerin toplandığı mahşerde iyiye yönelebilmek, elimize bir sünger alıp süveydayı iyice arındırıp parlayıncaya, bembeyaz oluncaya kadar temizleyebilir çok önemli.Tıpkı yağmurun âlemi yıkayıp temizlemesi gibi.
``İşte o yağmurun yüreğimizin bozkurlarında açan güllerin üzerine bıraktığı bir damlacık su olabilmek ümidiyle...``.
Mehtap Yücel